Hepsi
Çocuklar için İngilizce
Günlük İngilizce
İngilizce Gramer
İngilizce Şarkılar
Kurumsal İngilizce
Popüler Günlük İngilizce
Popüler İngilizce Gramer
Popüler İngilizce Şarkılar
Popüler Paylaşımlar
Generic selectors
Exact matches only
Ara
Search in content
Post Type Selectors
Lütfen Dil Seçin
English
Türkçe
Português
عربي
日本
Tiếng Việt
한국어
Popüler Paylaşımlar
Hepsi
Çocuklar için İngilizce
Günlük İngilizce
İngilizce Gramer
İngilizce Şarkılar
Kurumsal İngilizce

İngilizce Get Ne Demek: Get Kullanımı ve Örnek Cümleler

Türkçede almak, elde etmek veya edinmek anlamlarına gelen İngilizcedeki “get” fiili soyut veya somut bir duruma veya koşula ulaşma sürecini ifade eder. Buna ek olarak, bir şeyi almak veya getirmek anlamında da kullanılabilir. Gelin örnek cümlelerle ve farklı yapılarla birlikte İngilizcedeki “get” kelimesini örneklerle birlikte inceleyelim.

İngilizce Get Kullanımı

Bir şeyi elde etmek anlamında kullanılan “get” fiili:

-I need to get a new laptop because I spilled ice tea on the old one mistakenly.
(Yeni bir dizüstü bilgisayar almalıyım çünkü eskisinin üzerine yanlışlıkla soğuk çay döktüm.)

-I am going to the shopping mall to get a dress for my cousin’s wedding.
(Kuzenimin düğünü için elbise almak için alışveriş merkezine gideceğim.)

Belirli bir duruma gelmek veya erişmek anlamında kullanılan “get” fiili:

-I got tired after cleaning the whole house.
(Bütün evi temizledikten sonra yoruldum.)

-The weather is getting hotter as the summer approaches.
(Yaz yaklaştıkça havalar ısınmaya başlıyor.)

Getirmek anlamında kullanılan “get” fiili:

-Could you please get me my science book from the shelf? My hands are full.
(Kitaplıktan bilim kitabımı getirebilir misin? Ellerim dolu.)

-I’ll get something to eat to save time.
(Zaman kazanmak için yiyecek bir şeyler getireceğim.)

Get + Dolaysız Nesne

Get+Dolaysız Nesne ifadesi bir şeyin edinilmesi veya başarılmasını gösteren bir yapıdır. “Get” fiilinden sonra gelen dolaysız nesne edinilen şeyi ifade eder.

“Get a job” bu kullanıma örnek olarak gösterilebilir. Örneğin, “He finally got a job at a global company.” cümlesinde get fiili job dolaysız nesne ile birlikte elde etmek anlamında kullanılmıştır. Türkçesi “Sonunda dünya çapında bir şirkette bir iş buldu.” anlamına gelir.

“Get a haircut” da bu kullanıma örnek olarak gösterilebilir. Örneğin, “She need to get a haircut before the prom.” cümlesi Türkçede “Balodan önce saçlarını kestirmeli.” anlamına gelmektedir.

I got your message yesterday but I couldn’t answer yet.
(Mesajını dün aldım ama henüz cevaplayamadım.)

Get + Yer İsmi

Get+Yer İsmi ifadesi bir yere ulaşmak veya varmak anlamında kullanılır. İfadeden de anlaşılacağı üzere “get” fiilinden sonra nesne değil yer ismi kullanılır.

I can’t wait to get to Germany for work. I have always dreamed of living and working at Europe.
(Çalışmak için Almanya’ya gitmek için sabırsızlanıyorum. Her zaman Avrupa’da yaşamak ve çalışmak hayalimdi.)

Let’s get to the concert next week. I need some fun.
(Hadi gelecek hafta konsere gidelim. Biraz eğlenmeye ihtiyacım var.)

How did you get here without letting me know?
(Bana haber vermeden buraya nasıl geldin?)

Get + Sıfat

Burada zaman içinde meydana gelen bir değişikliği veya durumu ifade eder. Get fiilinden sonra dolaysız nesne veya yer ismi yerine bir sıfat kullanılır.

I have been working all day and I get tired.
(Bütün gün çalıştım ve yoruldum.)

I haven’t eaten anything since I woke up. I’m getting hungry.
(Uyandığımdan beri hiç bir şey yemedim. Acıkmaya başladım.)

When he found out what happened at the wedding, he got really angry.
(Düğünde ne olduğunu öğrendiğinde çok kızdı.)

Get + Preposition

İngilizcede kullandığımız “on, off, up, down, out, in, through, over, across, ve by” gibi kelimelere prepositions (edatlar) denir. Get fiili bir preposition ile birlikte kullanıldığında phrasal verb (edatlı fiil) olur. Phrasal verb’ler genelde kelimenin asıl anlamından bağımsız yeni bir anlam ortaya çıkarır. Anlamları içeriğe göre değişiklik gösterebilir. Bu nedenle, cümledeki spesifik durumlar konusunda dikkatli olmak faydalı olabilir.

Get + on: Bir araca veya bir toplu taşıma aracına binmek anlamına gelir.

I need to get on a plane to go to Paris.
(Paris’e gitmek için uçağa binmeliyim.)

Shall we get on the bus to go to the hospital tomorrow?
(Yarın hastaneye gitmek için otobüse binelim mi?)

Get + off: Bir araçtan veya bir toplu taşıma aracından inmek anlamına gelir.

We got off the plane and got our luggages from the baggage reclaim area.
(Uçaktan indik ve bagaj teslim bölümünden valizlerimizi aldık.)

You need to get off the train at the next stop.
(Bir sonraki durakta trenden inmelisin.)

Get + up: Bir yerden ayağa kalkmak veya doğrulmak anlamında kullanılır.

She usually gets up late during the weekends.
(Hafta sonları genelde geç kalkar.)

I need to get up early tomorrow to make some preparations for my son’s birthday party.
(Oğlumun doğum günü için biraz hazırlık yapmak için yarın erken kalkmam gerekiyor.)

Get + down: Bir yerden bir yere inmek, eğilmek anlamına gelir.

Please get down from the table! You’re going to break your leg.
(Lütfen masadan in! Bacağını kıracaksın.)

The cat got down from the roof with the help of a fireman.
(Kedi, bir itfaiyeci yardımıyla çatıdan indi.)

Get + out: Bir yerden ayrılmak veya çıkmak anlamına gelir.

Get out of my house. I don’t want to see you anymore after what you have done.
(Evimden çık. Yaptığın şeyden sonra seni bir daha görmek istemiyorum.)

The party was so boring. I couldn’t wait to get out and go home.
(Parti çok sıkıcıydı. Partiden ayrılıp eve gitmek için sabırsızlandım.)

Get + in: Bir yere girmek anlamında kullanılır.

We need to get in the house rapidly. The rain is increasingly pouring.
(Hızlı bir şekilde eve girmeliyiz. Yağmur giderek şiddetleniyor.)

If you want to be there on time, please get in the car.
(Oraya zamanında varmak istiyorsan lütfen arabaya bin.)

Get + through: Bir şeyi bitirmek veya tamamlamak anlamında kullanılır. Genellikle zorlukla veya diğer bir deyişle güçlükle bitirilen işlerde kullanılır. Bir şeyi atlatmak olarak da çevrilebilir.

I finally got through my wedding. It requires a lot of organization and effort.
(Sonunda düğünümü atlattım. Çok fazla emek ve organizasyon istiyor.)

It took her for a while to get through all the paperwork for her new project about the new prototype.
(Yeni prototip ile ilgili projesinin tüm evrak işlerini bitirmesi biraz zaman aldı.)

Get + over: Bir hastalıktan, kayıptan veya duygusal bir sıkıntıdan kurtulmak anlamında kullanılır.

I couldn’t get over him even after 6 months after we broke up.
(Ayrılmamızın üzerinden 6 ay geçmiş olmasına rağmen onu atlatamadım.)

It took her a while to get over the lung cancer.
(Akciğer kanserini yenmesi biraz zaman aldı.)

Get + something + across: Bir mesajın veya bir fikrin iletilmesi anlamında kullanılır.

We tried to get our ideas across as a team during the meeting but they just didn’t listen.
Toplantıda ekip olarak fikirlerimizi aktarmaya çalıştık ama bizi dinlemedi.)

The tutor used various examples to get the concept across to the students.
(Eğitmen, öğrencilerin konsepti anlayabilmesi için çeşitli örnekler kullandı.)

Get + by: Bir durumu yönetmek, bir durumla başa çıkmak veya bir yerden geçmek anlamında kullanılır.

As long as he could get by with his scholarship, he didn’t see any point asking money from his family.
(Bursu ile geçinebildiği sürece ailesinden para istemenin bir anlamı yoktu.)

The people using a wheelchair had a hard time getting by because someone’s car blocked the footpath on the sidewalk.
(Tekerlekli sandalye kullananlar, birinin arabası kaldırımda yürüyüş yolunu kapattığı için geçmekte zorlandı.)

Get + Past Participle (Verb3)

Başka bir kişi tarafından gerçekleştirilen bir eylemi tanımlamak için bu kalıp kullanılabilir. Bu gibi durumlar edilgen yapı (passive) olarak adlandırılır. İşi yapan kişinin adının verilmesi gerekmez.

His car got stuck in the mud.
(Arabası çamura takıldı)

My son poured water on our TV. It will get fixed by the end of next week.
(Oğlum televizyonumuza su döktü. Gelecek haftanın sonuna kadar düzeltilecek.)

“Only a few people will get promoted.” cümlesi “Only a few people in the company will be promoted.” cümlesi ile aynı anlama gelmektedir. Cümlelerin ikisi de Türkçe “Şirketteki sadece birkaç kişi terfi edilecek.” anlamına gelmektedir.

NOT: Get+Past Participle yapısı bazen negatif ya da gerçekleşmesi istenmeyen olayları anlatırken de kullanılabilir.

“Hansel and Gretel got lost in the huge forest away from home.” cümlesi “Hansel and Gretel were lost in the huge forest away from home.” cümlesi ile aynı anlama gelmektedir. Cümlelerin ikisi de Türkçe “Hansel ve Gretel evlerinden uzaktaki büyük ormanda kayboldular.” anlamına gelmektedir.

To Get Fiili

“To get” fiili bazen “to be” fiili ile karıştırılabilir. Aralarındaki farkı örneklerle birlikte inceleyelim.

“To get rich” ve “to be rich” arasındaki fark nedir?

Türkçede ikisi de “zengin olmak” olarak çevrilse de anlamsal olarak ikisi arasında farklılık bulunmaktadır. “To be rich” ifadesi halihazırda finansal rahatlığı, kalıcı veya devam eden bir zenginliği ifade eder. “To get rich” ise kişinin refah düzeyini yükselttiğini belirtirken kullanılır. Belirli bir maddi düzeyden daha yukarı çıkmak da diyebiliriz.

He is rich.
He wants to get rich.

“To be dark” ve “to get dark” arasındaki fark nedir?

Türkçede ikisi de “karanlık olmak” olarak çevrilse de anlamsal olarak ikisi arasında farklılık bulunmaktadır. “To be dark” ifadesi kalıcı veya devam eden bir karanlığı ifade ederken, “To get dark” ise kararma sürecini ve bu süreçteki geçişi ifade eder.

The room is dark.
It is getting dark outside.

Bu durumda, ‘to be’ fiili için ‘to get’e göre daha kalıcı durumlardan bahsederken kullanılır diyebiliriz. ‘To get’ fiili için de daha çok geçiş süreçlerini ifade etmek için kullanılır şeklinde ifade edebiliriz.

İngilizce “Get” ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

İngilizce Get Nasıl Kullanılır?

Bir şeyi elde etmek, belirli bir duruma gelmek veya erişmek ve belirtmek gibi farklı anlamlarda kullanılabilir. Get fiilinden sonra dolaysız nesne, yer ismi, sıfat, preposition veya fiilin 3. hali de getirilebilir.

İngilizce Get hangi zaman?

İngilizcedeki ‘get’ fiili bir çok zamanda kullanılabilir. Neyi ifade etmek istediğimize göre değişiklik gösterir. Bu zamanlardan en yaygın olanları Present Tense, Past Tense, Present Continuous Tense, Past Continuous Tense ve Future Tense’dir.

İngilizce Get kelimesi nerelerde kullanılır?

Bir şeyi elde etmek, belirli bir duruma gelmek veya erişmek ve belirtmek istediğimizde kullanılabilir.

İngilizce Get ne ifade eder?

Türkçede almak, elde etmek veya edinmek anlamlarına gelen İngilizcedeki “get” fiili soyut veya somut bir duruma veya koşula ulaşma sürecini ifade eder.

Öğrendiklerinizi pratiğe dökmek ister misiniz? İngilizce öğrenmek için ihtiyacınız olan her şeye tek bir platform üzerinden ulaşabilirsiniz! 25 dakikalık bire bir canlı dersler, 40 dakikalık grup dersleri, 30.000’den fazla interaktif videolar, kelime öğrenme araçları, yapay zeka destekli öğretmen MiMi, quizler ve interaktif aktiviteler ile EnglishCentral, kullanıcılarına kişiselleştirilmiş ve kaliteli bir eğitim planını uygun fiyatlı olarak sunmaktadır. Hemen EnglishCentral’a kayıt olup İngilizce öğrenmeye başlamaya ne dersiniz?

James Arthur, Lost Frequencies – Questions Şarkı Sözleri Türkçe Çeviri
Kygo ve Phil Plested – The Way We Were Şarkı Sözleri Türkçe Çeviri