İngilizce Düzensiz Fiiller (Irregular Verbs) içeriğimiz İngilizce düzensiz fiillerin 2. ve 3. hallerinin nerelerde, ne zaman kullanıldıklarına ve ne olduklarına, İngilizce düzensiz fiillerin 2. ve 3. halleri listesine ve daha iyi anlamanız adına İngilizce düzensiz fiillerin 2. ve 3. halleri ile oluşturulmuş örnek cümlelere erişim sağlamaktadır. İngilizce Düzensiz Fiillerin 2. ve 3. halleri hakkında İngilizce Düzensiz Fiiller (Irregular Verbs) Konu Anlatımı ve Anlamları içeriğimizi sizler için derledik.
İngilizce Düzensiz Fiillerin 2. ve 3. Halleri
İngilizce fiillerin 2. ve 3. halleri İngilizce Past Tense ve İngilizce Present Perfect Tense cümleleri kurulurken fiillerin yaşadığı değişimler ile alakalıdır. Past Tense içerisinde İngilizce fiillerin 2. halleri, Present Perfect Tense içerisinde ise İngilizce fiillerin 3. halleri kullanılır. İngilizce fiillerin 2. ve 3. halleri düzenli ve düzensiz olarak ikiye ayrılır. Düzenli fiiller sonlarına aldıkları “-ed” eki ile bu anlamları kazanırken düzensiz fiillerde kelimenin değişmesi ve ek kuralının uygulanmaması ile karşılaşırız.
İngilizce düzensiz fiillerin 2. ve 3. hallerini öğrenebilmek için bir kural yoktur. Belirli, düzenli bir kural takip etmedikleri için düzensiz olarak nitelendirilmeleri dışında İngilizce düzensiz fiillerin 2. ve 3. hallerini öğrenmenin tek yolu ezberlemektir.
İngilizce Düzensiz Fiiller 2. Ve 3. Halleri Ne Zaman Kullanılır?
İngilizce düzensiz fiillerin 2. ve 3. halleri İngilizcede farklı zaman yapılarında kullanılır. İngilizce düzensiz fiillerin 2. halleri genellikle basit geçmiş zaman bildiren Past Tense içerisinde kullanılır. İngilizce düzensiz fiillerin 3. halleri ise Present Perfect Tense ismi verilen zaman yapısı içeren cümlelerinde kullanılmaktadır.
İngilizce Düzensiz Fiiller Listesi ve Cümle Örnekleri
İngilizce Düzensiz Fiiller Listesi ve Örnek Cümleler içeriğimiz sizlerin İngilizce Düzensiz Fiillerin 2. ve 3. Hallerine ulaşımınızı ve ezberlemenizi kolaylaştırmak adına, örnek cümleler ile beraber hazırlandı. İngilizce Düzensiz Fiiller Listesi ve Cümle Örneklerine göz atın.
İngilizce Düzensiz Fiillerin 2. ve 3. Halleri Listesi
İngilizce düzensiz fiillerin 2. ve 3. hallerini kolay ezberlemeniz ve erişebilmeniz adına sizler için bir kılavuz hazırladık.
1. Hali | 2. Hali | 3. Hali | Türkçe Anlamı | |||
---|---|---|---|---|---|---|
Awake | Awoke | Awoken | Uyandırmak | |||
Be | Was, were | Been | Olmak | |||
Beat | Beat | Beaten | Vurmak | |||
Become | Became | Become | Olmak | |||
Begin | Began | Begun | Başlamak | |||
Bend | Bent | Bent | Bükmek | |||
Bet | Bet | Bet | Bahse girmek | |||
Bid | Bid | Bid | Emretmek | |||
Bite | Bit | Bitten | ısırmak | |||
Blow | Blew | Blown | Esmek | |||
Break | Broke | Broken | Kırmak | |||
Bring | Brought | Brought | Getirmek | |||
Broadcast | Broadcast | Broadcast | Yayımlamak | |||
Build | Built | Built | İnşa etmek | |||
Burn | Burned, burnt | Burned, burnt | Yakmak | |||
Burst | Burst | Burst | Patlamak | |||
Buy | Bought | Bought | Satın almak | |||
Catch | Caught | Caught | Yakalamak | |||
Choose | Chose | Chosen | Seçmek | |||
Come | Came | Come | Gelmek | |||
Cost | Cost | Cost | Mal olmak (masraf) | |||
Creep | Crept | Crept | Emeklemek | |||
Cut | Cut | Cut | Kesmek | |||
Deal | Dealt | Dealt | Anlaşmak | |||
Dig | Dug | Dug | Kazmak | |||
Do | Did | Done | Yapmak | |||
Draw | Drew | Drawn | Çizmek | |||
Dream | Dreamed, dreamt | Dreamed, dreamt | Rüya görmek | |||
Drive | Drove | Driven | Sürmek | |||
Drink | Drank | Drunk | İçmek | |||
Eat | Ate | Eaten | Yemek | |||
Fall | Fell | Fallen | Düşmek | |||
Feed | Fed | Fed | Beslemek | |||
Feel | Felt | Felt | Hissetmek | |||
Fight | Fought | Fought | Dövüşmek | |||
Find | Found | Found | Bulmak | |||
Flee | Fled | Fled | Firar etmek | |||
Fly | Flew | Flown | Uçmak | |||
Forbid | Forbade | Forbidden | Yasaklamak | |||
Forget | Forgot | Forgotten | Unutmak | |||
Forgive | Forgave | Forgiven | Affetmek | |||
Freze | Froze | Frozen | Dondurmak | |||
Get | Got | Got, gotten | Almak | |||
Give | Gave | Given | Vermek | |||
Go | Went | Gone | Gitmek | |||
Grow | Grew | Grown | Büyümek | |||
Hang | Hung | Hung | Asmak | |||
Have | Had | Had | Sahip olmak | |||
Hear | Heard | Heard | İşitmek | |||
Hide | Hid | Hidden | Saklamak | |||
Hit | Hit | Hit | Vurmak | |||
Hold | Held | Held | Kaldırmak | |||
Hurt | Hurt | Hurt | Acıtmak | |||
Keep | Kept | Kept | Tutmak | |||
Know | Knew | Known | Bilmek | |||
Lay | Laid | Laid | Uzanmak | |||
Lead | Led | Led | Önderlik etmek | |||
Learn | Learned, learnt | Learned, learnt | Öğrenmek | |||
Leave | Left | Left | Terk etmek | |||
Lend | Lent | Lent | Ödünç vermek | |||
Let | Let | Let | İzin almak | |||
Lie | Lay | Lain | Yalan söylemek | |||
Lose | Lost | Lost | Kaybetmek | |||
Make | Made | Made | Yapmak | |||
Mean | Meant | Meant | Anlamına gelmek | |||
Meet | Met | Met | Görüşmek | |||
Pay | Paid | Paid | Ödemek | |||
Put | Put | Put | Koymak | |||
Read | Read | Read | Okumak | |||
Ride | Rode | Ridden | Sürmek | |||
Ring | Rang | Rung | Zil çalmak | |||
Rise | Rose | Risen | Yükselmek | |||
Run | Ran | Run | Koşmak | |||
Say | Said | Said | Söylemek | |||
See | Saw | Seen | Görmek | |||
Sell | Sold | Sold | Satmak | |||
Send | Sent | Sent | Göndermek | |||
Show | Showed | Showed, shown | Göstermek | |||
Shut | Shut | Shut | Kapatmak | |||
Sing | Sang | Sung | Şarkı söylemek | |||
Sit | Sat | Sat | Oturmak | |||
Sleep | Slept | Slept | Uyumak | |||
Speak | Spoke | Spoken | Konuşmak | |||
Spend | Spent | Spent | Harcamak | |||
Stand | Stood | Stood | Beklemek | |||
Swim | Swam | Swum | Yüzmek | |||
Take | Took | Taken | Almak | |||
Teach | Taught | Taught | Öğretmek | |||
Tear | Tore | Torn | Yırtmak | |||
Tell | Told | Told | Anlatmak | |||
Think | Thought | Thought | Düşünmek | |||
Throw | Threw | Thrown | Atmak | |||
Understand | Understood | Understood | Anlamak | |||
Wake | Woke | Woken | Uyanmak | |||
Wear | Wore | Worn | Giymek | |||
Win | Won | Won | Kazanmak | |||
Write | Wrote | Written | Yazmak |
İngilizce Düzensiz Fiillerin 2. ve 3. Halleri ile Örnek Cümleler
İngilizce Düzensiz Fiillerin 2. ve 3. Halleri ile Örnek Cümleleri sizlerin cümle yapısını anlamanızı kolaylaştırmak adına hazırladık. İngilizce düzensiz fiillerin 2. ve 3. halleri ile örnek cümlelere aşağıda göz atabilirsiniz.
If I had known his address, I would have written to him.
(Adresini bilseydim, ona mektup yazardım.)
She applied for the job and got it.
(İş için müracaat etti ve onu aldı.)
I shouldn’t have gotten so angry.
(Çok kızmamalıydım.)
I have met him on several occasions.
(Çeşitli vesilelerle onunla karşılaştım.)
In 1996 he has left İzmir, he has never to return.
(1996 yılında İzmir’den ayrıldı, asla geri dönmedi.)
I forgot to lock the door.
(Kapıyı kilitlemeyi unuttum.)
I ate a sandwich.
(Bir sandviç yedim.)
What name will be given to the child?
(Çocuğa ne isim verilecek?)
She paid her rent.
(Kirasını ödedi.)
I have taken the first step.
(İlk adımımı attım.)
The boy cut the cake in two.
(Çocuk pastayı ikiye kesti.)
Two robbers broke into a store.
(İki soyguncu bir mağazaya girdi.)
I woke up today at 10 o’clock in the morning.
(Bugün saat sabah 10’da uyandım.)
She has just done her homework.
(Ödevini henüz yaptı.)
My mother has eaten sushi before.
(Annem daha önce suşi yedi.)
She has hurt her ankle.
(O, ayak bileğini incitti.)
You put too much sugar in your tea.
(Çayına çok fazla şeker attın.)
My leg has hurt, so I could not walk.
(Bacağım incindi, bu yüzden yürüyemiyorum.)
I have sold ten houses so far.
(Şimdiye kadar on ev sattım.)
My grandfather sold the cow.
(Dedem ineği sattı.)
I bought a camera for 300 dollars.
(300 dolara bir kamera satın aldım.)
My wife took the medicine.
(Eşim ilaç aldı.)
My mother has cut my hair too short.
(Annem saçımı çok kısa kesti.)
I have broken all my earrings.
(Bütün küpelerimi kırdım.)
She has never broken the law.
(Asla yasaya karşı gelmedi.)
He put his tools away after he had finished.
(İşi bitirdikten sonra aletleri yerine koydu.)
She went to the hospital because she broke her ankle.
(Bileğini kırdığı için hastaneye gitti.)
My father has sold his car five years ago.
(Babam arabasını 5 yıl önce sattı.)
I ran as fast as I could so I could win.
(Kazanabilmek için koşabildiğim kadar hızlı koştum.)
I have just paid the check.
(Ben az önce çeki ödedim.)
İngilizce Düzensiz Fiiller Listesi ve Cümle Örnekleri
İngilizce Düzensiz Fiiller Listesi ve Örnek Cümleler içeriğimiz sizlerin İngilizce Düzensiz Fiillerin 2. ve 3. Hallerine ulaşımınızı ve ezberlemenizi kolaylaştırmak adına, örnek cümleler ile beraber hazırlandı. İngilizce Düzensiz Fiiller Listesi ve Cümle Örneklerine göz atın.
İngilizce Düzensiz Fiillerin 2. ve 3. Halleri Listesi
İngilizce düzensiz fiillerin 2. ve 3. hallerini kolay ezberlemeniz ve erişebilmeniz adına sizler için bir kılavuz hazırladık.
1. Hali | 2. Hali | 3. Hali | Türkçe Anlamı | |||
---|---|---|---|---|---|---|
Awake | Awoke | Awoken | Uyandırmak | |||
Be | Was, were | Been | Olmak | |||
Beat | Beat | Beaten | Vurmak | |||
Become | Became | Become | Olmak | |||
Begin | Began | Begun | Başlamak | |||
Bend | Bent | Bent | Bükmek | |||
Bet | Bet | Bet | Bahse girmek | |||
Bid | Bid | Bid | Emretmek | |||
Bite | Bit | Bitten | ısırmak | |||
Blow | Blew | Blown | Esmek | |||
Break | Broke | Broken | Kırmak | |||
Bring | Brought | Brought | Getirmek | |||
Broadcast | Broadcast | Broadcast | Yayımlamak | |||
Build | Built | Built | İnşa etmek | |||
Burn | Burned, burnt | Burned, burnt | Yakmak | |||
Burst | Burst | Burst | Patlamak | |||
Buy | Bought | Bought | Satın almak | |||
Catch | Caught | Caught | Yakalamak | |||
Choose | Chose | Chosen | Seçmek | |||
Come | Came | Come | Gelmek | |||
Cost | Cost | Cost | Mal olmak (masraf) | |||
Creep | Crept | Crept | Emeklemek | |||
Cut | Cut | Cut | Kesmek | |||
Deal | Dealt | Dealt | Anlaşmak | |||
Dig | Dug | Dug | Kazmak | |||
Do | Did | Done | Yapmak | |||
Draw | Drew | Drawn | Çizmek | |||
Dream | Dreamed, dreamt | Dreamed, dreamt | Rüya görmek | |||
Drive | Drove | Driven | Sürmek | |||
Drink | Drank | Drunk | İçmek | |||
Eat | Ate | Eaten | Yemek | |||
Fall | Fell | Fallen | Düşmek | |||
Feed | Fed | Fed | Beslemek | |||
Feel | Felt | Felt | Hissetmek | |||
Fight | Fought | Fought | Dövüşmek | |||
Find | Found | Found | Bulmak | |||
Flee | Fled | Fled | Firar etmek | |||
Fly | Flew | Flown | Uçmak | |||
Forbid | Forbade | Forbidden | Yasaklamak | |||
Forget | Forgot | Forgotten | Unutmak | |||
Forgive | Forgave | Forgiven | Affetmek | |||
Freze | Froze | Frozen | Dondurmak | |||
Get | Got | Got, gotten | Almak | |||
Give | Gave | Given | Vermek | |||
Go | Went | Gone | Gitmek | |||
Grow | Grew | Grown | Büyümek | |||
Hang | Hung | Hung | Asmak | |||
Have | Had | Had | Sahip olmak | |||
Hear | Heard | Heard | İşitmek | |||
Hide | Hid | Hidden | Saklamak | |||
Hit | Hit | Hit | Vurmak | |||
Hold | Held | Held | Kaldırmak | |||
Hurt | Hurt | Hurt | Acıtmak | |||
Keep | Kept | Kept | Tutmak | |||
Know | Knew | Known | Bilmek | |||
Lay | Laid | Laid | Uzanmak | |||
Lead | Led | Led | Önderlik etmek | |||
Learn | Learned, learnt | Learned, learnt | Öğrenmek | |||
Leave | Left | Left | Terk etmek | |||
Lend | Lent | Lent | Ödünç vermek | |||
Let | Let | Let | İzin almak | |||
Lie | Lay | Lain | Yalan söylemek | |||
Lose | Lost | Lost | Kaybetmek | |||
Make | Made | Made | Yapmak | |||
Mean | Meant | Meant | Anlamına gelmek | |||
Meet | Met | Met | Görüşmek | |||
Pay | Paid | Paid | Ödemek | |||
Put | Put | Put | Koymak | |||
Read | Read | Read | Okumak | |||
Ride | Rode | Ridden | Sürmek | |||
Ring | Rang | Rung | Zil çalmak | |||
Rise | Rose | Risen | Yükselmek | |||
Run | Ran | Run | Koşmak | |||
Say | Said | Said | Söylemek | |||
See | Saw | Seen | Görmek | |||
Sell | Sold | Sold | Satmak | |||
Send | Sent | Sent | Göndermek | |||
Show | Showed | Showed, shown | Göstermek | |||
Shut | Shut | Shut | Kapatmak | |||
Sing | Sang | Sung | Şarkı söylemek | |||
Sit | Sat | Sat | Oturmak | |||
Sleep | Slept | Slept | Uyumak | |||
Speak | Spoke | Spoken | Konuşmak | |||
Spend | Spent | Spent | Harcamak | |||
Stand | Stood | Stood | Beklemek | |||
Swim | Swam | Swum | Yüzmek | |||
Take | Took | Taken | Almak | |||
Teach | Taught | Taught | Öğretmek | |||
Tear | Tore | Torn | Yırtmak | |||
Tell | Told | Told | Anlatmak | |||
Think | Thought | Thought | Düşünmek | |||
Throw | Threw | Thrown | Atmak | |||
Understand | Understood | Understood | Anlamak | |||
Wake | Woke | Woken | Uyanmak | |||
Wear | Wore | Worn | Giymek | |||
Win | Won | Won | Kazanmak | |||
Write | Wrote | Written | Yazmak |
İngilizce Düzensiz Fiillerin 2. ve 3. Halleri ile Örnek Cümleler
İngilizce Düzensiz Fiillerin 2. ve 3. Halleri ile Örnek Cümleleri sizlerin cümle yapısını anlamanızı kolaylaştırmak adına hazırladık. İngilizce düzensiz fiillerin 2. ve 3. halleri ile örnek cümlelere aşağıda göz atabilirsiniz.
If I had known his address, I would have written to him.
(Adresini bilseydim, ona mektup yazardım.)
She applied for the job and got it.
(İş için müracaat etti ve onu aldı.)
I shouldn’t have gotten so angry.
(Çok kızmamalıydım.)
I have met him on several occasions.
(Çeşitli vesilelerle onunla karşılaştım.)
In 1996 he has left İzmir, he has never to return.
(1996 yılında İzmir’den ayrıldı, asla geri dönmedi.)
I forgot to lock the door.
(Kapıyı kilitlemeyi unuttum.)
I ate a sandwich.
(Bir sandviç yedim.)
What name will be given to the child?
(Çocuğa ne isim verilecek?)
She paid her rent.
(Kirasını ödedi.)
I have taken the first step.
(İlk adımımı attım.)
The boy cut the cake in two.
(Çocuk pastayı ikiye kesti.)
Two robbers broke into a store.
(İki soyguncu bir mağazaya girdi.)
I woke up today at 10 o’clock in the morning.
(Bugün saat sabah 10’da uyandım.)
She has just done her homework.
(Ödevini henüz yaptı.)
My mother has eaten sushi before.
(Annem daha önce suşi yedi.)
She has hurt her ankle.
(O, ayak bileğini incitti.)
You put too much sugar in your tea.
(Çayına çok fazla şeker attın.)
My leg has hurt, so I could not walk.(Bacağım incindi, bu yüzden yürüyemiyorum.)
I have sold ten houses so far.
(Şimdiye kadar on ev sattım.)
My grandfather sold the cow.
(Dedem ineği sattı.)
I bought a camera for 300 dollars.
(300 dolara bir kamera satın aldım.)
My wife took the medicine.
(Eşim ilaç aldı.)
My mother has cut my hair too short.
(Annem saçımı çok kısa kesti.)
I have broken all my earrings.
(Bütün küpelerimi kırdım.)
She has never broken the law.
(Asla yasaya karşı gelmedi.)
He put his tools away after he had finished.
(İşi bitirdikten sonra aletleri yerine koydu.)
She went to the hospital because she broke her ankle.
(Bileğini kırdığı için hastaneye gitti.)
My father has sold his car five years ago.
(Babam arabasını 5 yıl önce sattı.)
I ran as fast as I could so I could win.
(Kazanabilmek için koşabildiğim kadar hızlı koştum.)
I have just paid the check.
(Ben az önce çeki ödedim.)
İngilizce Düzensiz Fiiller (Irregular Verbs) Konu Anlatımı ve Anlamları ile İlgili Sık Sorulan Sorular
İngilizce fiillerin 3. halleri nerede kullanılır?
İngilizce fiillerin 3. halleri ise Present Perfect Tense ismi verilen zaman yapısı içeren cümlelerinde kullanılmaktadır.
İngilizce kelimelerin 2. halleri nerede kullanılır?
İngilizce kelimelerin 2. halleri genellikle basit geçmiş zaman bildiren Past Tense içerisinde kullanılır.
İngilizce düzenli fiil olduğunu nasıl anlarız?
İngilizce fiillerin düzenli olduğunu anlamanın bir kuralı yoktur. İngilizce düzensiz fiiller listesinde bulunmayan fiiler “-ed” takısı alarak 2. ve 3. hallerine getirilirler. Bunun dışında kelimenin İngilizce düzenli fiil olduğunu anlamak için araştırmak gerekmektedir.
Öğrendiklerinizi pratiğe dökmek ister misiniz? İngilizce öğrenmek için ihtiyacınız olan her şeye tek bir platform üzerinden ulaşabilirsiniz! 25 dakikalık bire bir canlı dersler, 40 dakikalık grup dersleri, 30.000’den fazla interaktif videolar, kelime öğrenme araçları, yapay zeka destekli öğretmen MiMi, quizler ve interaktif aktiviteler ile EnglishCentral, kullanıcılarına kişiselleştirilmiş ve kaliteli bir eğitim planını uygun fiyatlı olarak sunmaktadır. Hemen EnglishCentral’a kayıt olup İngilizce öğrenmeye başlamaya ne dersiniz?