Spor, hem fiziksel sağlığımızı geliştiren hem de eğlenceli vakit geçirmemizi sağlayan harika bir aktivitedir. Dünyanın her yerinde oynanan pek çok farklı spor dalı vardır ve bunların isimlerini İngilizce bilmek, yeni insanlarla tanışmak ve yabancı kaynaklardan bilgi edinmek için çok önemlidir. İngilizce spor terimlerini bilmek, uluslararası turnuvaları takip ederken veya yeni bir spor dalı öğrenirken büyük bir avantaj sağlar. Bu yazıda, farklı spor dallarını İngilizce olarak öğrenecek ve her birinin nasıl kullanıldığını basit cümlelerle göreceğiz. Haydi, spor dünyasına İngilizceyle beraber adım atalım.
EnglishCentral Kids ile İngilizce Öğren
EnglishCentral Kids’te sizi neler mi bekliyor? EnglishCentral Kids’te çocuklar için online canlı dersler, çocuk eğitimi konusunda uzmanlaşmış öğretmenler rehberliğinde gerçekleşir. Özel derslerimiz 25 dakikadır. Ayrıca EnglishCentral Kids’de farklı ilgi alanlarına hitap eden binlerce farklı interaktif video mevcut. Çocuğunuzun ilgisini çeken videoların İzle, Öğren, Konuş aşamalarını takip edebilir, kelime çalışmalarını yapabilir ve özel derslerini çocuğunuzun ilgi ve ihtiyaçlarına göre planlayabilirsiniz. Ders raporları sayesinde çocuğunuzun ilerlemesini takip edebilir, geliştirmesi gereken noktaları görebilir ve bu konulara yoğunlaşabilirsiniz. Hemen ücretsiz kaydol, 20 dakikalık deneme dersi kazan!
İngilizce Popüler Spor Dalları
Spor, dünya genelinde milyonlarca insan tarafından oynanan ve takip edilen bir aktivitedir. Futbol, basketbol, tenis ve yüzme gibi popüler spor dallarının İngilizce isimlerini bilmek, uluslararası turnuvaları anlamakta ve farklı kültürlerden insanlarla iletişim kurmakta çok işimize yarar. Şimdi, en popüler spor dallarını İngilizce olarak öğrenelim.
İngilizcesi | Türkçesi |
---|---|
American football | Amerikan futbolu |
Hockey | Buz hokeyi |
Soccer | Futbol |
Badminton | Badminton |
Baseball | Beyzbol |
Boxing | Boks |
Table tennis | Masa tenisi |
Tennis | Tenis |
Basketball | Basketbol |
Volleyball | Voleybol |
İngilizce Popüler Spor Dalları ile İlgili Örnek Cümleler
Şimdi, kelimeleri daha rahat öğrenmenize yardımcı olacak örnek cümlelere ve Türkçe karşılıklarına bakalım.
-I watch American football with my family on Sundays.
(Pazar günleri ailemle Amerikan futbolu izlerim.)
– Hockey players wear special gear to stay safe on the ice.
(Buzda güvende olmak için hokey oyuncuları özel ekipman giyer.)
– I play table tennis with my brother every weekend.
(Her hafta sonu kardeşimle masa tenisi oynarım.)
– Soccer is a fun sport where you kick the ball into the goal.
(Futbol, topu kaleye attığın eğlenceli bir spordur.)
– She plays tennis every Saturday with her brother.
(Her cumartesi kardeşiyle tenis oynar.)
– We played badminton in the backyard during summer.
(Yazın arka bahçede badminton oynadık.)
– My dad taught me how to shoot a basketball into the hoop.
(Babam bana basketbol topuyla nasıl basket atacağımı öğretti.)
– I love playing baseball with my friends in the park.
(Parkta arkadaşlarımla beyzbol oynamayı çok seviyorum.)
– We played volleyball at the beach during our vacation.
(Tatilimizde sahilde voleybol oynadık.)
İngilizce Takım Sporları
Takım sporları, bir grup oyuncunun ortak bir hedef için birlikte çalıştığı sporlardır. Bu sporlarda, oyuncular arasındaki takım çalışması ve strateji büyük önem taşır, çünkü başarılı olmak için her bir oyuncunun görevini yerine getirmesi ve birbirini desteklemesi gerekir. Şimdi, takım sporlarının bazı örneklerine göz atalım.
İngilizcesi | Türkçesi |
---|---|
Baseball | Beyzbol |
Bowling | Bowling |
Curling | Curling |
Handball | Hentbol |
Basketball | Basketbol |
Cricket | Kriket |
Dodgeball | Yakan top |
Volleyball | Voleybol |
Hockey | Buz hokeyi |
Water polo | Su topu |
İngilizce Takım Sporları ile İlgili Örnek Cümleler
Bu örnek cümleler, kelime dağarcığınızı genişletmenize yardımcı olacak.
– We went bowling for my birthday party last year.
(Geçen yıl doğum günü partim için bowling oynamaya gittik.)
– My cousins enjoy playing cricket in the garden.
(Kuzenlerim bahçede kriket oynamayı çok sever.)
– Curling is a fun sport where you slide stones on ice.
(Curling, buzda taşları kaydırarak oynanan eğlenceli bir spordur.)
– In dodgeball, you try not to get hit by the ball.
(Yakan top oyununda, topun sana çarpmamasını sağlamaya çalışırsın.)
– Water polo is a fun sport played in the swimming pool.
(Su topu, yüzme havuzunda oynanan eğlenceli bir spordur.)
İngilizce Güç Sporları
Güç sporları, fiziksel güç, dayanıklılık ve genel kuvveti test etmeye ve geliştirmeye odaklanan etkinliklerdir. Bu sporlar, atletlerin vücutlarını sınırlarına kadar zorlamalarını gerektirir; ağırlık kaldırma, taşıma veya diğer güç temelli hareketlerle yapılır. Şimdi, bu sporları keşfetmeye başlayalım!
İngilizcesi | Türkçesi |
---|---|
Aerobics | Aerobik |
Fencing | Eskrim |
Cycling | Bisiklet sürme |
Horseback riding | Binicilik |
Kickboxing | Kickboks |
Long jump | Uzun atlama |
Pole vault | Sırıkla atlama |
Archery | Okçuluk |
Boxing | Boks |
Figure skating | Buz pateni |
Judo | Judo |
Karate | Karate |
Wrestling | Güreş |
Weightlifting | Halter |
İngilizce Güç Sporları ile İlgili Örnek Cümleler
Bu örnek cümlelerle İngilizce güç sporlarını, günlük konuşmanıza dahil edebilirsiniz.
– I do aerobics every morning to stay fit and healthy.
(Her sabah aerobik yaparak formda ve sağlıklı kalırım.)
– She practices archery to improve her aim with a bow and arrow.
(Okçuluk yaparak yay ve okla nişan almayı geliştiriyor.)
– Fencing is a sport where you use swords to try and touch your opponent.
(Eskrim, rakibinize kılıçla dokunmaya çalıştığınız bir spordur.)
– He trains hard for boxing matches to become stronger and faster.
(Boks maçlarında daha güçlü ve hızlı olmak için sıkı çalışıyor.)
– I love cycling around the park on sunny days.
(Güzel havalarda parkta bisiklet sürmeyi çok severim.)
– My family goes horseback riding at the ranch on weekends.
(Ailemle hafta sonları çiftlikte at binmeye gideriz.)
– Judo teaches you how to balance and use your opponent’s strength.
(Judo, dengenizi kurmayı ve rakibinizin gücünü nasıl kullanacağınızı öğretir.)
– Kickboxing helps improve strength and agility through powerful kicks and punches.
(Kickboks, güçlü tekmeler ve yumruklar ile kuvvet ve çevikliği geliştirir.)
– Karate teaches you self-discipline and how to defend yourself.
(Karate, öz disiplin ve kendini savunmayı öğretir.)
– He practiced the long jump and leaped as far as he could at the competition.
(Uzun atlama için çalıştı ve yarışmada mümkün olduğu kadar uzağa sıçradı.)
– Wrestling is a sport where two people try to pin each other to the mat.
(Güreş, iki kişinin birbirini mindere yatırmaya çalıştığı bir spordur.)
– He lifts weights to build muscle and increase strength.
(Ağırlık kaldırarak kas yapmayı ve kuvvetini artırmayı hedefliyor.
İngilizce Su Sporları
Su sporları, suda veya su üzerinde yapılan, yüzme, denge ve koordinasyon gibi yetenekleri test eden etkinliklerdir. Bu sporlar, hem fit olmanıza yardımcı olur hem de aktif kalmanın serinletici ve heyecan verici bir yolunu sunar. Şimdi birlikte su sporları dünyasına dalalım.
İngilizcesi | Türkçesi |
---|---|
Snorkeling | Şnorkelle dalış |
Diving | Dalış |
Rowing | Kürek çekme |
Synchronized swimming | Senkronize yüzme |
Swimming | Yüzme |
Surfing | Sörf |
Scuba diving | Tüplü dalış |
Bodyboarding | Bodyboard |
İngilizce Su Sporları ile İlgili Örnek Cümleler
Bazı örnek cümlelerle, öğrendiğimiz İngilizce su sporlarını pekiştirebiliriz.
– I love snorkeling and seeing colorful fish underwater.
(Şnorkelle dalış yapmayı ve rengarenk balıkları görmeyi çok seviyorum.)
– Swimming is a great way to stay cool during the summer.
(Yüzmek, yaz aylarında serin kalmanın harika bir yoludur.)
– We tried surfing for the first time at the beach last weekend.
(Geçen hafta sonu plajda ilk kez sörf yapmayı denedik.)
– Rowing is a fun sport in the water.
(Kürek çekme, suda yapılan eğlenceli bir spordur.)
– Scuba diving lets you explore the deep sea and its creatures.
(Tüplü dalış, derin denizi ve deniz canlılarını keşfetmenizi sağlar.)
– Synchronized swimming is when swimmers perform moves in the water.
(Senkronize yüzme, yüzücülerinin suda hareketler sergilediği bir spordur.)
İngilizce Extreme Sporlar
Extreme (aşırı) sporlar, yüksek risk ve adrenalin içeren, genellikle atletleri fiziksel ve zihinsel sınırlarına kadar zorlayan etkinliklerdir. Bu sporlar heyecan verici, yoğun ve macera sevenler için unutulmaz bir deneyim sunar. Hadi beraber aşırı sporları daha yakından keşfedelim.
İngilizcesi | Türkçesi |
---|---|
Kayaking | Kayak |
Rafting | Rafting |
Rock climbing | Dağ tırmanışı |
Paragliding | Yamaç paraşütü |
Canoeing | Kano |
Mountain biking | Dağ bisikleti |
Snowboarding | Snowboard |
Skiing | Kayak |
İngilizce Extreme Sporlar ile İlgili Örnek Cümleler
Bu örnek cümleler ve Türkçe karşılıkları, öğrendiğimiz kelimeleri pekiştirmemizi sağlayacak.
– Canoeing is done with a large boat and a single paddle.
(Kano, büyük bir tekneyle ve tek bir kürekle yapılır.)
– Rafting is a thrilling water sport where you navigate a river in a big inflatable boat.
(Rafting, büyük bir şişme tekneyle nehirde gezerek yapılan heyecan verici bir su sporudur.)
– Mountain biking is a fun activity where you ride bikes on rough and uneven trails.
(Dağ bisikleti, engebeli ve düzensiz yollarda bisiklet sürerek yapılan eğlenceli bir etkinliktir.)
– Snowboarding is a winter sport where you ride a board down snowy mountains.
(Snowboard, karlı dağlardan snowboard tahtasıyla inilen kış sporudur.)
– Paragliding is when you fly through the air with a parachute-like wing.
(Yamaç paraşütü, paraşüt benzeri bir kanatla havada uçmaktır.)
– Skiing is a popular winter sport where you glide down snowy slopes.
(Kayak, karlı yokuşlardan kayarak yapılan popüler bir kış sporudur.)
Çocuklar için İngilizce – Spor Dalları Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
“Masa Tenisi” İngilizcede nedir?
Masa Tenisi, İngilizcede “table tennis” veya “ping pong” olarak bilinir.
“Futbol” İngilizceye nasıl çevrilir?
Futbol, İngilizcede “soccer” ya da “football” olarak bilinir.
“Basketbol” İngilizcede ne anlama gelir?
Basketbol, İngilizcede “basketball” olarak adlandırılır.
“Beyzbol” İngilizceye nasıl çevrilir?
Beyzbol, İngilizcede “baseball” olarak ifade edilir.
Çocuğunuzun İngilizce öğrenmesi için ihtiyacınız olan her şeye tek bir platform üzerinden ulaşabilirsiniz! Çocuk eğitimi alanında uzmanlaşmış öğretmenler rehberliğinde 25 dakikalık bire bir canlı dersler, çocuk gelişi için özenle tasarlanmış eğlenceli ve öğretici interaktif videolar, kelime öğrenme araçları, yapay zeka destekli öğretmen MiMi, quizler ve interaktif aktiviteler ile EnglishCentral, çocuğunuzun ihtiyaçlarına yönelik kişiselleştirilmiş ve kaliteli bir eğitim planını uygun fiyatlı olarak sunmaktadır. Hemen EnglishCentral’a kayıt olup İngilizce öğrenmeye başlamaya ne dersiniz?