Yeni bir dil öğrenmek heyecan verici bir maceradır! Bu kursla hem günlük yaşamda hem de farklı konularda kelime dağarcığımızı geliştirecek, pratik yaparak iletişim becerilerimizi daha etkili bir şekilde ilerleteceğiz. Çeşitli aktiviteler, örnek cümleler ve günlük dil kullanımına dair ipuçlarıyla, İngilizceyi daha eğlenceli ve verimli bir şekilde öğrenebileceğiz. İngilizceye dair kendimizi daha özgüvenli hissedecek ve öğrendiklerimizi hemen konuşmalarımızda kullanabileceğiz. Haydi bu dil öğrenme macerasına birlikte adım atalım ve her üniteyle daha da bilgilenelim.
Ünite 1- The Weekend (Hafta Sonu)
Hafta sonu, aileyle birlikte lezzetli bir kahvaltı yapıp keyifli vakit geçirmek için harika bir fırsattır. Bu özel zamanlarda hem dinlenebilir hem de sevdiklerinizle güzel anılar biriktirebilirsiniz. Bu ünitede, kahvaltıda sıkça tüketilen yiyecekleri ve hafta sonunu daha eğlenceli hale getirecek bazı aktiviteleri öğreneceğiz!
Kelime Listesi
Bu ünitede öğrenmeniz gereken kelimeleri sizler için derledik.
| İngilizcesi | Türkçesi |
|---|---|
| Toast | Tost |
| Butter | Tereyağı |
| Waffles | Waffle |
| Donuts | Çörek |
| Fried eggs | Kızarmış yumurta |
| Pancakes | Pankek |
| Honey | Bal |
| Bread | Ekmek |
| Cereal | Mısır gevreği |
| Cream cheese | Krem peynir |
| Olives | Zeytin |
| Jam | Reçel |
| Bagel | Simit |
| Omelette | Omlet |
| Visit grandmother | Büyükanneyi ziyaret etmek |
| Watch cartoons | Çizgi film izlemek |
| Go camping | Kampa gitmek |
| Go to the cinema | Sinemaya gitmek |
| Read books | Kitap okumak |
| Bake cookies | Kurabiye pişirmek |
| Relax | Rahatlamak |
Faydalı İngilizce Kalıplar
Hafta sonunu nasıl geçirdiğimizi anlatabileceğimiz bazı kalıpları öğrenelim.
Kahvaltı
– I like butter on toast.
(Tostun üzerine tereyağı sürmeyi severim.)
– I want to have pancakes for breakfast.
(Kahvaltıda pankek yemek istiyorum.)
– I want honey on my bagel.
(Simidimin üzerine bal sürmek istiyorum.)
– My mother made an omelette.
(Annem omlet yaptı.)
– I put jam on my bread.
(Ekmeğimin üzerine reçel sürdüm.)
– I like chocolate donuts for breakfast.
(Kahvaltıda çikolatalı çörek yemeyi severim.)
Hafta Sonu Aktiviteleri
– I will visit my grandmother this weekend.
(Bu hafta sonu büyükannemi ziyaret edeceğim.)
– My father and I will go to the cinema.
(Babam ve ben sinemaya gideceğiz.)
– My sister bakes cookies on the weekend.
(Kız kardeşim hafta sonu kurabiye yapar.)
– I like to relax on the weekend.
(Hafta sonu dinlenmeyi severim.)
– My best friend and I watch cartoons on the weekend.
(En iyi arkadaşım ve ben hafta sonu çizgi film izleriz.)
– I am going camping with my family this weekend.
(Bu hafta sonu ailemle kampa gidiyorum.)
Ünite 2- At Work (İşte)
Herkesin farklı meslekleri vardır. Bazı insanlar ofislerde çalışırken, diğerleri okullarda, hastanelerde ya da mağazalarda görev alır. İşe gitmek için farklı yollar tercih edilir; yürümek, bisikletle gitmek ya da otobüs kullanmak bunlardan bazılarıdır. Bu ünitede, farklı meslekleri, insanların işe gitme şekillerini ve işe dair eğlenceli kelimeleri keşfedeceğiz.
Kelime Listesi
Öncelikle bu ünitenin kelime listesine bir göz atalım.
| İngilizcesi | Türkçesi |
|---|---|
| Chef | Şef |
| Cook food | Yemek pişirmek |
| Salesclerk | Satıcı |
| Sell things | Bir şeyler satmak |
| Firefighter | İtfaiyeci |
| Put out fires | Yangın söndürmek |
| Doctor | Doktor |
| Help sick people | Hasta insanlara yardım etmek |
| Photographer | Fotoğrafçı |
| Take photos | Fotoğraf çekmek |
| Scientist | Bilim insanı |
| Study science | Bilim üzerinde çalışmak |
| Teacher | Öğretmen |
| Teach students | Öğrencilere ders vermek |
| Author | Yazar |
| Write books | Kitap yazmak |
| Car | Araba |
| Taxi | Taksi |
| Bus | Otobüs |
| Plane | Uçak |
| Train | Tren |
| Ambulance | Ambulans |
| Helicopter | Helikopter |
| Truck | Kamyon |
Faydalı İngilizce Kalıplar
Az önce öğrendiğimiz kelimelerle ilgili İngilizce kalıplara bakalım.
Meslekler
– A chef doesn’t sell things.
(Bir şef, bir şeyler satmaz.)
– A chef cooks food.
(Bir şef yemek pişirir.)
– A salesclerk sells things.
(Bir satıcı bir şeyler satar.)
– A firefighter doesn’t teach students.
(Bir itfaiyeci öğrencilere ders vermez.)
– A firefighter puts out fires.
(Bir itfaiyeci yangın söndürür.)
– A doctor helps sick people.
(Bir doktor hasta insanlara yardım eder.)
– A photographer doesn’t write books.
(Bir fotoğrafçı kitap yazmaz.)
– A photographer takes photos.
(Bir fotoğrafçı fotoğraf çeker.)
– A scientist studies science.
(Bir bilim insanı bilim araştırır.)
– A teacher does not put out fires.
(Bir öğretmen yangın söndürmez.)
– A teacher teaches students.
(Bir öğretmen öğrencilere ders verir.)
– An author writes books.
(Bir yazar kitap yazar.)
Seyahat Etmek
– How does she go to work?
(O, işe nasıl gider?)
– She goes to work by bus.
(O, işe otobüsle gider.)
– Does he go to work by helicopter?
(O, işe helikopterle gider mi?)
– No, he goes to work by truck.
(Hayır, o işe kamyonla gider.)
– We go to work by taxi.
(Biz, işe taksiyle gideriz.)
– He goes to work by plane.
(O, işe uçakla gider.)
– She doesn’t go to work by train.
(O, işe trenle gitmez.)
Ünite 3- Eating Outdoors (Dışarıda Yemek Yemek)
Dışarıda yemek yemek, doğayla iç içe olmanın ve sevdiklerinizle keyifli zaman geçirmenin harika bir yoludur. Piknik yapmak; açık hava aktiviteleri, lezzetli atıştırmalıklar ve oyunlar eşliğinde eğlenceli vakit geçirmemizi sağlar. Bu ünite boyunca, bir piknikte ihtiyaç duyacağımız yiyecekler, içecekler ve gerekli eşyaların İngilizcesini keşfedeceğiz. Ayrıca, dışarıda yemek yerken kullanılabilecek bazı ifadeler ve kelimeler öğreneceğiz.
Kelime Listesi
Hadi bir piknikte kullanabileceğimiz İngilizce kelimeleri öğrenelim.
| İngilizcesi | Türkçesi |
|---|---|
| Plate | Tabak |
| Bowl | Kase |
| Fork | Çatal |
| Spoon | Kaşık |
| Knife | Bıçak |
| Napkin | Peçete |
| Basket | Sepet |
| Cup | Bardak |
| Strawberry | Çilek |
| Watermelon | Karpuz |
| Melon | Kavun |
| Pineapple | Ananas |
| Tomato | Domates |
| Carrot | Havuç |
| Salad | Salata |
| Banana | Muz |
| Lettuce | Marul |
| Cucumber | Salatalık |
| Juice box | Meyve suyu kutusu |
| Corn | Mısır |
| Croissant | Kruvasan |
Faydalı İngilizce Kalıplar
Şimdi de bu kelimeleri İngilizce cümlelerde kullanmayı öğrenelim.
Malzemeler
– There is our basket.
(Bizim sepetimiz burada.)
– There are forks, knives and spoons.
(Bıçaklar, çatallar ve kaşıklar var.)
– There is a bowl for salad.
(Salata için bir kase var.)
– That is a cup for drinks.
(O, içecekler için bir bardak.)
– There are napkins in the basket.
(Sepette peçeteler var.)
– We have plates.
(Bizim tabaklarımız var.)
Yemekler
– Is there any lettuce in the salad?
(Salatada marul var mı?)
– No, there isn’t.
(Hayır, yok.)
– Are there any cucumbers?
(Hiç salatalık var mı?)
– Yes, there are.
(Evet, var.)
– Do we have any strawberries?
(Bizim çileğimiz var mı?)
– Yes, we do.
(Evet, var.)
– There are croissants in the basket.
(Sepette kruvasanlar var.)
– I have some watermelon on my plate.
(Tabağımda biraz karpuz var.)
Ünite 4- Art Class (Sanat Dersi)
Bu ünitede, sanatın eğlenceli dünyasına adım atacağız! Sanatçılar, eserlerini yaratırken farklı araçlar ve malzemeler kullanır. Çizimden boyamaya kadar her bir malzeme, yaratıcı fikirleri hayata geçirmeye yardımcı olur. İster bir resim yapın, ister yeni bir şey keşfedin, bu ünite size kendi sanatınızı yaratmak için gerekli olan her şeyi öğretecek.
Kelime Listesi
Bu liste, sanat dersinde kullanabileceğiniz İngilizce kelimeleri öğrenmenize yardımcı olacak.
| İngilizcesi | Türkçesi |
|---|---|
| Glue | Yapıştırıcı |
| Paint | Boya |
| Chalk | Tebeşir |
| Tape | Bant |
| Paper | Kağıt |
| Clay | Kil |
| Tube | Tüp |
| Piece | Parça |
| Page | Sayfa |
| Box | Kutu |
| Scissors | Makas |
| Canvas | Tuval |
| Stick | Çubuk |
| Sticker | Çıkartma |
| None | Hiç |
| A little | Azıcık |
| Some | Biraz |
| A lot of | Bir sürü |
Faydalı İngilizce Kalıplar
Sanat dersinde kendinizi ifade edebilmenizi sağlayacak faydalı İngilizce kalıpları birlikte öğrenelim.
– How much clay is there?
(Ne kadar kil var?)
– There’s a lot of clay.
(Çok fazla kil var.)
– There isn’t any paper.
(Hiç kağıt yok.)
– We have some tape.
(Biraz bandımız var.)
– There is a little bit of paint.
(Azıcık boya var.)
– There are a lot of brushes.
(Bir sürü fırça var.)
– There are stickers in the box.
(Kutuda çıkartmalar var.)
Ünite 5- Fun in the Kitchen (Mutfakta Eğlence)
Bu ünitede, yemeklerin tadının nasıl olduğunu anlatan yiyecek sıfatlarını öğreneceğiz, aynı zamanda lezzetli yemekler yapmamıza yardımcı olacak pişirme adımlarını keşfedeceğiz. İster bir atıştırmalık hazırlayın, ister bir yemek pişirin, doğru kelimeleri bilmek her şeyi daha kolay hale getirecek. Yeni kelimeler ve ifadelerle yemek yapmanın eğlenceli dünyasını keşfetmeye hazır olun.
Kelime Listesi
Senin için mutfakta kullandığımız kelimelerin bir listesini hazırladık.
| İngilizcesi | Türkçesi |
|---|---|
| Sweet | Tatlı |
| Sour | Ekşi |
| Salty | Tuzlu |
| Bad | Kötü |
| Good | İyi |
| Spicy | Acı |
| Hard | Sert |
| Soft | Yumuşak |
| Crunchy | Çıtır |
| Juicy | Sulu |
| Bake | Fırında pişirmek |
| Fry | Kızartmak |
| Steam | Buharda pişirmek |
| Boil | Haşlamak |
| Mix | Karıştırmak |
| Peel | Soymak |
| Chop | Doğramak |
| Stir | Karıştırmak |
Faydalı İngilizce Kalıplar
Bu kalıplarla yemekleri tarif etmeyi ve yemek pişirirken uyguladığımız adımları anlatmayı öğreneceğiz.
Sıfatlar
– The cake tastes sweet.
(Kek tatlıdır.)
– The lemonade is sour.
(Limonata ekşidir.)
– The chips are salty.
(Cips tuzludur.)
– The chili is spicy.
(Acı biber acıdır.)
– The carrot is crunchy.
(Havuç çıtırdır.)
– The watermelon is juicy.
(Bu karpuz sulu.)
Yemek Yapmak
– Boil the water.
(Suyu kaynat.)
– Peel the apple.
(Elmayı soy.)
– Chop the carrot.
(Havuçu doğra.)
– Stir the soup.
(Çorbayı karıştır.)
– Fry the potatoes.
(Patatesleri kızart.)
– Grill the fish.
(Balığı ızgarada pişir.)
– Bake the cake.
(Keki fırında pişir.)
– Steam the rice.
(Pilavı buharda pişir.)
– Roast the chicken.
(Tavuğu fırında kızart.)
– Mix the salad.
(Salatayı karıştır.)
Ünite 6- The Seasons (Mevsimler)
Bu ünitede, yılın dört mevsimini inceleyecek ve her mevsimin sunduğu farklı hava koşullarını keşfedeceğiz. Mevsimler, gündelik hayatımızı ve yaptığımız aktiviteleri etkiler. Mevsimlerden bahsederken hangi mevsimde hangi etkinliklerin popüler olduğunu da öğreneceğiz. Ayrıca, her mevsimin kendine has özelliklerini ve bu mevsimlerde neler yapabileceğimizi keşfederek eğlenceli bir yolculuğa çıkacağız.
Kelime Listesi
Bu kelime listesiyle mevsimleri öğreneceğiz.
| İngilizcesi | Türkçesi |
|---|---|
| Summer | Yaz |
| Winter | Kış |
| Fall | Sonbahar |
| Spring | İlkbahar |
| Warm | Ilık |
| Cold | Soğuk |
| Hot | Sıcak |
| Always | Her zaman |
| Often | Sıklıkla |
| Sometimes | Bazen |
| Never | Asla |
| Usually | Genellikle |
| Rarely | Nadiren |
| Swim | Yüzmek |
| Collect leaves | Yaprak toplamak |
| Have a picnic | Piknik yapmak |
| Plant flowers | Çiçek ekmek |
| Eat ice cream | Dondurma yemek |
| Go to the beach | Sahile gitmek |
| Ice skating | Buz pateni |
| Pick apples | Elma toplamak |
| Drink hot chocolate | Sıcak çikolata içmek |
| Building a snowman | Kardan adam yapmak |
| Bake | Pişirmek |
Faydalı İngilizce Kalıplar
Sizin için hazırladığımız bu İngilizce kalıpları mevsimler hakkında konuşurken kullanabilirsiniz.
Hava Durumu
– It is hot in summer.
(Yazın hava sıcak olur.)
– It is cold in winter.
(Kışın hava soğuk olur.)
– It is usually warm in spring.
(İlkbaharda genellikle hava ılıktır.)
– It is not always cold in fall.
(Sonbaharda hava her zaman soğuk olmaz.)
Aktiviteler
– In summer, I always go swimming in the pool.
(Yazın her zaman havuzda yüzmeye giderim.)
– In autumn, I often go cycling in the park.
(Sonbaharda sık sık parkta bisiklet sürerim.)
– In winter, I never build a snowman when it’s not snowing.
(Kışın kar yağmıyorsa asla kardan adam yapmam.)
– In spring, I sometimes have a picnic with my friends.
(İlkbaharda bazen arkadaşlarımla piknik yaparım.)
– In summer, I usually go to the beach and play in the sand.
(Yazın genellikle sahile giderim ve kumda oynarım.)
– In autumn, I always collect leaves in the park.
(Sonbaharda her zaman parkta yaprak toplarım.)
– In winter, I never ride my bike because it’s too cold.
(Kışın bisiklete binmem çünkü hava çok soğuk.)
– In spring, I often go hiking in the mountains.
(İlkbaharda sık sık dağda yürüyüşe çıkarım.)
– In autumn, I sometimes make a fire in the backyard.
(Sonbaharda bazen arka bahçede ateş yakarım.)
– In winter, I usually go ice skating with my family.
(Kışın genellikle ailemle buz pateni yapmaya giderim.)
Ünite 7- Travel (Seyahat)
Bu ünitede, seyahat ederken ya da tatile çıkarken yanımıza almamız gereken eşyaları ve tatilde karşımıza çıkabilecek otel içi kavramları öğreneceğiz. Seyahat hazırlıklarını yaparken neleri unutmamanız gerektiğini keşfedecek, oteldeki farklı alanlar ve hizmetler hakkında bilgi sahibi olacağız. Seyahat hakkında İngilizce bilginizi geliştirebileceğiniz bu ünitede yeni kelimelerle tanışmaya hazır olun!
Kelime Listesi
Bu liste, size seyahat etmekle ilgili öğrenmeniz gereken kelimeleri sunuyor.
| İngilizcesi | Türkçesi |
|---|---|
| Travel | Yolculuk, seyahat |
| Sunglasses | Güneş gözlüğü |
| Bathing suit | Mayo |
| Towel | Havlu |
| Backpack | Sırt çantası |
| Passport | Pasaport |
| Suitcase | Bavul |
| Ticket | Bilet |
| Map | Harita |
| Hotel | Otel |
| Amusement park | Lunapark |
| Snack bar | Büfe |
| Water park | Su parkı |
| Gift shop | Hediye dükkanı |
| Lobby | Lobi |
| Reception | Resepsiyon |
| Sea | Deniz |
| Beach | Sahil |
| Sunscreen | Güneş kremi |
| Elevator | Asansör |
| Restaurant | Restoran |
Faydalı İngilizce Kalıplar
Seyahat ve tatilinizden bahsederken bu İngilizce kalıpları kullanabilirsiniz.
– I put my clothes in my suitcase.
(Kıyafetlerimi bavuluma koyarım.)
– I need a ticket for the bus.
(Otobüs için bir bilete ihtiyacım var.)
– We waited in the lobby at the hotel.
(Otelde lobide bekledik.)
– I wear sunglasses when it’s sunny.
(Güneşli havalarda güneş gözlüğü takarım.)
– We look at the map to find the park.
(Parkı bulmak için haritaya bakıyoruz.)
– I went to the reception to get my room key.
(Oda anahtarımı almak için resepsiyona gittim.)
– I wear my bathing suit to swim.
(Yüzmek için mayo giyiyorum.)
– We sleep at the hotel.
(Otelde uyuruz.)
– I play by the sea.
(Denizin kenarında oynarım.)
– I need my passport to go on a plane.
(Uçağa binmek için pasaportuma ihtiyacım var.)
– I slide down big slides at the water park.
(Su parkındaki büyük kaydıraklardan kayarım.)
Ünite 8- Nature (Doğa)
Bu ünitede, doğanın büyüleyici dünyasını keşfederken, İngilizce dilinde doğa ile ilgili kelimeler ve ifadeler öğreneceğiz. Havanın değişen halleri, doğada karşılaştığımız farklı yerler ve bu yerlerdeki özellikleri anlatmak için kullanabileceğimiz kelimelerle dil becerilerinizi geliştireceksiniz. Fırtınalı havalardan ormanlara, dağlardan çöllere kadar doğa hakkında konuşmak için ihtiyacınız olan her şeyi bu ünitede öğreneceksiniz.
Kelime Listesi
Bu kelimelerle doğayı İngilizce ile açıklamayı öğreneceksiniz.
| İngilizcesi | Türkçesi |
|---|---|
| Sunny | Güneşli |
| Cloudy | Bulutlu |
| Rainy | Yağmurlu |
| Snowy | Karlı |
| Windy | Rüzgarlı |
| Foggy | Sisli |
| Stormy | Fırtınalı |
| Island | Ada |
| Mountain | Dağ |
| Forest | Orman |
| Jungle | Orman |
| Beach | Sahil |
| Desert | Çöl |
| Waterfall | Şelale |
| Cave | Mağara |
Faydalı İngilizce Kalıplar
Şimdi de bu kelimeleri İngilizce cümlelerde kullanmayı öğrenelim.
– It wasn’t foggy on the mountain yesterday.
(Dün dağ sisli değildi.)
– Was it rainy in the jungle?
(Orman yağmurlu muydu?)
– Yes, it was.
(Evet, öyleydi.)
– It was snowy last night.
(Gece kar yağmıştı.)
– It was sunny on the beach last week.
(Geçen hafta plaj güneşliydi.)
– Were you in the desert last year?
(Geçen yıl çölde miydin?)
– No, I wasn’t.
(Hayır, değildim.)
– It was windy in the forest.
(Orman rüzgarlıydı.)
EnglishCentral Kids ile İngilizce Öğren
Çocuğunuzun öğrenme yolculuğunu bir adım daha ileriye taşımak ister misiniz? EnglishCentral Kids, her yaş ve seviye için 25 dakikalık birebir derslerle eğlenceli ve başarılı bir eğitim sunuyor. Çocuklar için online canlı dersler, çocuk eğitimi konusunda uzmanlaşmış öğretmenler rehberliğinde gerçekleşir. Öğretmenlerimizin asıl amacı, İngilizce bilen ve dünyayı görebilen çocuklar yetiştirmek olduğu için çocuklar eğlenerek İngilizce öğrenirler. Her dersin sonunda verilen ders raporları ile çocuğunuzun gelişimini takip edebilir ve eksikleri üzerine yoğunlaşabilirsiniz.
Bire bir derslere ek olarak, EnglishCentral Kids’de farklı ilgi alanlarına hitap eden binlerce farklı interaktif video mevcut. Çocuğunuzun ilgisini çeken videoların İzle, Öğren, Konuş aşamalarını takip edebilir ve özel derslerini çocuğunuzun ilgi ve ihtiyaçlarına göre planlayabilirsiniz. Çocuğunuz öğrendiği kelimeleri quizler ve kelime çalışmalarıyla pekiştirebilir, yapay zeka destekli öğretmenimiz MiMi ile sohbet ederek İngilizce pratiği yapabilirler. EnglishCentral Kids farkını kendi gözlerinizle görmek için ücretsiz bir şekilde kayıt olabilirsiniz. EnglishCentral Kids’e kayıt olduğunuzda bir adet ücretsiz deneme dersi kazanabilirsiniz.
Bu kursa EnglishCentral üzerinden erişebilir, çocuğunuzun öğrenmeye ve pratik yapmaya devam etmesini sağlayabilirsiniz!
Çocuklar için İngilizce Kursu- Seviye 4 Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
Çocuğumun İngilizce öğrenmesine evde nasıl destek olabilirim?
Her hafta öğrendikleri kelimeler ve ifadelerle pratik yaparak çocuğunuzun öğrenmesine destek olabilirsiniz. Onları evde İngilizce konuşmaya teşvik edin, eğitici videolar izlemelerini sağlayın ya da birlikte basit hikayeler okuyun.
Çocuğumu daha fazla İngilizce konuşmaya nasıl teşvik edebilirim?
Çocuğunuzun rahatça konuşabileceği, olumlu ve destekleyici bir ortam yaratmaya çalışın. Hatalarını göz ardı edip çabalarını övün ve İngilizce konuşarak keyif aldıkları konuları anlatmalarını teşvik edin.
Çocuğumu İngilizce öğrenmeye nasıl motive edebilirim?
Çocuğunuzun ilerlemesini, ne kadar küçük olursa olsun, kutlayın. Her gün yeni bir kelime öğrenmek gibi eğlenceli görevler oluşturabilir ya da başarılarını küçük ödüllerle (sticker veya ekstra oyun zamanı gibi) ödüllendirebilirsiniz.
Çocuğuma kelime dağarcığını geliştirmesinde nasıl yardımcı olabilirim?
Çocuklar için renkli ve eğlenceli kartlar, resimli kitaplar, video oyunlar ve interaktif uygulamalarla kelime dağarcığını geliştirebiliriz. Günlük konuşmalarda öğrendikleri kelimeleri kullanmak da çok faydalıdır.
Çocuğunuzun İngilizce öğrenmesi için ihtiyacınız olan her şeye tek bir platform üzerinden ulaşabilirsiniz! Çocuk eğitimi alanında uzmanlaşmış öğretmenler rehberliğinde 25 dakikalık bire bir canlı dersler, çocuk gelişi için özenle tasarlanmış eğlenceli ve öğretici interaktif videolar, kelime öğrenme araçları, yapay zeka destekli öğretmen MiMi, quizler ve interaktif aktiviteler ile EnglishCentral, çocuğunuzun ihtiyaçlarına yönelik kişiselleştirilmiş ve kaliteli bir eğitim planını uygun fiyatlı olarak sunmaktadır. Hemen EnglishCentral’a kayıt olup İngilizce öğrenmeye başlamaya ne dersiniz?
